Yıllar sonra, Dr. Halton, küçük nehir kasabasına geri dönerken, kalbinde karmaşık duygular dalgalanıyordu. Ruh bilimi bilgisine sahip genç bir psikiyatri öğrencisi olarak, hipnoterapist olma hayalini gerçekleştirmek için buradaydı. Kasabanın sakinlerinin zihinlerine dalmak, onların iç dünyalarını keşfetmek, ona heyecan verici bir macera gibi görünüyordu.
Ancak, ilk seanslarından itibaren, Dr. Halton, kasabanın sakinlerinin sessizliğinin altında yatan karanlığı hissetmeye başladı. Her hikaye, her anı, çözülmeyi bekleyen gizemlerle doluydu. Kasaba halkı, geçmişin gölgeleriyle boğuşuyordu ve Dr. Halton, onların acılarını paylaşmak, onları karanlıktan kurtarmak için elinden geleni yapmaya kararlıydı.
Kasaba halkının güvenini kazandıkça, Dr. Halton, nehir kenarındaki gizemli olaylar hakkında da fısıltılar duymaya başladı. Bu gizemli olaylar, kasabanın karanlık geçmişine ve insanların bilinçaltına gömülü korkularına bir pencere açıyordu. Dr. Halton, bu sırları çözmek için cesaretini toplayarak, bilinmeyene doğru bir adım attı.